Göktepe (Yenice)-Fındıkaltı Karabük Doğa Yürüyüşü 15.10.2017
Yol
arkadaşımla bu haftaki yolculuğumuz saat 7:30 civarı Ankara’dan hareketle
başladı. Bir otobüs ve bir midibüs dolusu 80 kişilik doğa sever grubu kahvaltı
molasından sonra Karabük-Yenice’ye doğru hareket ettik. Aydan hanımın yaptığı
lezzetli aşureleri yiyince enerjimiz daha da arttı. Bu sırada yolda yapılan
polis kontrolünden dolayı ufak bir gecikme yaşandı. (Yenice’de otobüsü
beklerken çay sevdam yüzünden de bir beş dakikada ben geciktirdim 😊.)
Yenice’ye vardıktan sonra araçlarla
birlikte dolambaçlı yollardan Göktepe mevkisine ilerledik. Yollar o kadar dardı
ki en sonunda otobüs dönmez oldu. Midibüs bizi yürüyüşün başlıyacağı noktaya
bıraktıktan sonra otobüstekileride alarak tekrar geri geldi.
Ufak bir fotoğraf çekme
molasından sonra yürüyüşümüz orman içinden “tatlı” eğimlerle inişli çıkışlı
arazide devam etti. Bu arada yürüyüşümüze rehberlik eden Mevlüt Amca’ya da bir
parantez açmadan geçmeyelim. Mevlüt Amca Zonduldak Kömür İşletmelerinden emekli
bir madenci, yaşına rağmen arazide hiç zorlanmadan kara lastik ayakkabılarıyla
bize eşlik etti.
Rehberimiz Mevlüt Amca |
Yarım saatlik öğle yemeğinin
ardından tekrar yürüyüşümüze başladık.
Genel olarak dağ sırtından yürüdüğümüz
yürüyüşümüzün en zorlu kısmına yaklaşmıştık. Bodur ağaçlar ve çalılarla dolu
bir yamaçtan aşağıya doğru inmeye başladık. Yamaç dik olduğu için grup “S”
çizerek aşağı doğru inmeye başladı. Bir süre sonra çok sıkışık bir şekilde
ilerliyorduk. Bu durumdan sıkılıp aşağı doğru dik olarak inmeye karar verdim.
Aşağıya indiğimde kendimi dere yatağında buldum. Arkadaşlarımın gelmesi için
beklemeye başladım. Dere yatağından biraz aşağı doğru inince yerde kurt
kafatası gördüm bu durum beni biraz ürküttü. Tam bunu düşünürken ilerideki bir
ağacın kabuklarının ayılar tarafından soyulduğunu gördüm.
Havanın kararmaya
başlamasıyla birlikte içim ürpermeye başlamıştı. İnsanların seslerini duyuyordum
ama kimseyi göremiyordum. Böylece bir 15-20 dk geçmişti ki dere yatağından
çıkarak sırta tırmanmaya karar verdim. Ben dere yatağında beklerken grup dere
yatağına tam inmeden sırttan yürümeye başlamış. O yüzden onları bulamamıştım.
Neyse sırta doğru tırmanınca bir kaç kişiyi gördüm, birilerini görünce mutlu
oldum ama onlara durumu çaktırmadım. Ufak bir dere geçişinden sonra “Fındıkaltı”
denen bölgede servislerimize ulaştık.
Yaklaşık olarak 5 saat süren 10-11
kilometrelik yol yürüdüğümüz 10 üzerinden 6 zorluğundaki bu yolculuğumuz saat
23:00 civarında Ankara’ya girmemizle son buldu. Keyifli bir Pazar günü
geçirmemize aracılık eden “Yol Arkadaşım” ekibine ve doğa sever arkadaşlarıma
teşekkür ederim.